Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Elazığ’da yaptığı denetimde mide bulandıran bir gıda skandalı ortaya çıktı. AKP Elazığ İl yöneticisi Abdulkerim Yılmaz’a ait yemek üretim tesisinde, etiketsiz, kokuşmuş ve küflenmiş tam 345 kilo tavuk ürünü bulundu. Ancak bu tabloya rağmen işletme faaliyetlerine devam ediyor. Kesilen ceza ise yalnızca 21 bin 6 TL.
ETİKETSİZ, KÜFLENMİŞ, KOKUŞMUŞ ÜRÜNLER AKP'Lİ İSMİN FİRMASINDAN ÇIKTI
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Elazığ’daki kontrol ekipleri, bir yemek üretim işletmesinde yaptığı denetimde insan sağlığına doğrudan tehdit oluşturan et ürünlerine rastladı. Denetimlerde, çoğu etiketsiz olan ve küflenmiş, kokuşmuş halde bulunan yaklaşık 345 kilo tavuk ürününe el konuldu. İşletmenin sahibi ise 24 Mayıs 2023 seçimlerinde AKP'nin Elazığ milletvekili aday adayı olan şu anda ise AKP Elazığ İl yöneticisi olarak görev yapan Abdulkerim Yılmaz olduğu öğrenildi. Yasal mevzuat gereği işletmeye 21 bin 6 TL idari para cezası kesilirken, 5996 sayılı kanun kapsamında yasal işlem başlatıldı. Yasalar gereği yasal süreç başlatılsa da, işletmenin kapatılmaması dikkat çekti.
FİRMA: İTİBAR SUİKASTI VAR
Skandalın ortaya çıkmasının ardından firmadan yazılı bir açıklama yapıldı. Açıklamada, söz konusu denetimlerin yaklaşan bir ihale süreci öncesinde “tehditler ve karalama kampanyaları” ile bağlantılı olduğu öne sürüldü. Firmadan yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Firmamıza yönelik olarak 20 gün önce Elazığ Tarım İl Müdürlüğü denetim ekiplerince gerçekleştirilen kontrollerde, hiçbir ihlal veya sıkıntıya rastlanmamasına rağmen rutin kontrol sürecinin dışında ve söz konusu ihale sürecinin arefesinde tekrardan aynı ekiplerin denetim adı altında üstelik şoklu olarak sağlıklı şartlarda muhafaza edilen gıdalara ilişkin hiçbir bilimsel analiz, laboratuvar çalışması ya da numune alma süreci yürütmeden, yalnızca görsel materyallerle kamuoyunu yanıltmaya çalışmaları ahlâkilikten uzak olup tamamen firmamıza yönelik bir itibar suikastıdır. Tüm birim ve bölümlerimiz, soğuk hava depomuz sağlık ve hijyen koşullarına uygun şekilde faaliyet göstermektedir. Ücreti, haberciliğin esası olan doğruluk ve etikliğin önünde gelen sözde yerel haber yayıncılarının bu karalama kampanyasını öncüleri olmaları ve habercilik adı altında itibar görmeleri şehrimiz adına utanç vericidir.”
