Yüksek Yağlı Diyetler ve Kanser Hücrelerinin Trombosit Kullanımı
İspanyol Ulusal Kanser Araştırma Merkezi'ndeki (CNIO) araştırmacılar, yüksek yağ içeren diyetlerin farelerde kanser hücrelerinin kan dolaşımındaki trombositleri koruyucu bir kalkan olarak kullandığını keşfettiler. Bu durum, kanser hücrelerinin yayılmasına yardımcı olabilir.
Diyetin Metastaz Oluşumunu Kolaylaştırması
Yapılan çalışmalar, yüksek yağ içeren diyetlerin aynı zamanda tümör hücrelerinin başka organlara yayılmasını ve metastaz oluşturmasını kolaylaştırdığını ortaya koydu.
Kanser Tedavilerinde Diyet Değişiklikleri
Elde edilen bulgular, gelecekteki kanser tedavilerinde diyet değişikliklerinin trombosit aktivitesi kontrolüyle birleştirilerek kullanılabileceğini gösteriyor. Ancak, bu bağlantının arkasındaki biyolojik mekanizmalar hala net değil.
Meme Kanseri Hayvan Modellerinde Yapılan Deneyler
Patronlardunyasi'nda yer alan habere göre, Nature Communications'ta yayınlanan araştırma, CNIO Mikroçevre ve Metastaz Grubu başkanı Héctor Peinado liderliğinde tipik olarak akciğerlere yayılan üçlü negatif meme kanseri hayvan modellerinde gerçekleştirildi.
Akciğerlerde Oluşan Premetastatik Değişiklikler
Kanser hücrelerinin metastaz yapabilmesi için birincil tümörden ayrılarak kan dolaşımına karışması ve yeni bir organa yerleşmesi gereklidir. Bu süreçte orijinal tümör, uzak organlara sinyaller göndererek metastazı kolaylaştıracak bir ortam hazırlar.
Yüksek Yağlı Beslenmenin Etkileri
CNIO ekibi, yüksek yağ içeren bir diyetle beslenen obez farelerde akciğerlerde premetastatik bir ortamın oluşumunu destekleyen biyolojik değişikliklerin geliştiğini belirledi. Bu değişiklikler arasında, trombosit aktivasyonunda ve kan pıhtılaşmasında artışa neden olan fibronektin proteininin aktivasyonu da yer alıyordu.
Meme Kanseri Hastaları İçin Potansiyel Olasılıklar
Héctor Peinado, "Tümör hücresinin hem akciğer endoteli hem de trombositlerle etkileşiminin fibronektin aracılığıyla düzenlendiğini gözlemledik. Bu bulgular, meme kanseri tedavisi gören hastalarda ek risk faktörlerinin belirlenmesine yardımcı olabilir ve hastalığın klinik yönetimine katkı sağlayabilir" dedi.
