Yeni çalışma: Hücre ölümü sırasında dahi virüse rehberlik ediyor

Bilim insanları, vücutta yayılan virüslerin mekanizmasını açıklayan yeni bir keşif yaptı. Bu keşfedilen mekanizma, ölen hücrelerin bıraktığı izlerin virüsler tarafından kullanılmasını içeriyor. Bu sürece "ölümün ayak izi" deniliyor çünkü virüsler, bu izleri bir tür "Truva Atı" gibi kullanarak yayılıyorlar. Bu buluş, virüslerin vücuda yayılma sürecini daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.

Hücreler Ölürken Bile İletişim Kuruyor

Avustralya’daki La Trobe Üniversitesi ve Walter and Eliza Hall Tıp Araştırma Enstitüsü (WEHI) ile Kanada’daki Toronto Metropolitan Üniversitesi araştırmacıları, ölen hücrelerin ardında bıraktığı izlerin, virüslerin bağışıklık sisteminden gizlenip çevredeki sağlıklı hücreleri enfekte etmesine olanak sağladığını keşfetti.

F-ApoEVs Adı Verilen Ekstrasellüler Veziküller

Araştırma ekibi, farklı hücre tipleri üzerinde yaptıkları deneylerde, hücrelerin ölürken rastgele dağılmadığını; aksine belirli bir iz bıraktığını gözlemledi. Ölüm sürecindeki bu kalıntılar, daha önce keşfedilmemiş bir tür ekstrasellüler vezikül (EV) içeriyor ve bilim insanları bunlara F-ApoEVs adını verdi.

Virüsler Bağışıklık Sistemini Kandırıyor

Normalde bu küçük paketler, bağışıklık sistemine ölü hücrelerin temizlenmesi gerektiğini bildiren sinyaller gönderiyor. Ancak araştırmacılar, bazı virüslerin bu sistemden faydalandığını ortaya koydu. Özellikle grip virüsü, F-ApoEVs paketlerinin içine saklanarak bağışıklık sistemi gözetiminden kaçabiliyor ve çevredeki hücreleri enfekte edebiliyor.

Virüslerin Yayılma Biçimini Anlamak

Hücre ölümü normalde vücudun yenilenme mekanizmasının bir parçası olarak işliyor. Fakat bazı virüsler bu doğal süreci kendi lehine çevirerek yayılabiliyor. Bu keşif, sadece grip virüsü değil, diğer viral enfeksiyonların da yayılma biçimini anlamada yeni bir perspektif sunuyor.

Yeni İlaç Geliştirme Umutları

Bilim insanları, “ölümün ayak izi” mekanizmasının anlaşılmasının, enfeksiyonlar, otoimmün hastalıklar, kalp-damar rahatsızlıkları ve kanser gibi pek çok hastalığın tedavisinde yeni ilaç hedefleri oluşturabileceğini belirtiyor.

İLGİLİ HABERLER