Güvenlik güçlerine destek için geliştirilen Mayın ve EYP Tespit Robotu, IDEF 2025'te tanıtılacak.

MESAN Elektronik ve ESETRON'un iş birliğiyle geliştirilen Mayın ve EYP Tespit Robotu, güvenlik güçlerine sahada hayati destek sağlamayı hedefliyor. 30 kilogramın altındaki taşınabilir ağırlığı ve tespit başarısıyla dikkat çeken sistem, riskli bölgelerde etkili keşif imkanı sunuyor. Sistemin Türkiye'de ilk olarak envantere girmesi planlanıyor.

Mayın ve el yapımı patlayıcılar (EYP), bugünün asimetrik tehdit ortamında güvenlik güçleri için en büyük risk unsurlarından biri olmayı sürdürüyor. Özellikle terörle mücadele, sınır güvenliği, yol güvenliği ve operasyon bölgelerinde gizlenmiş patlayıcıların oluşturduğu tehlike, sadece askeri kayıplara değil, operasyonel kabiliyetin sekteye uğramasına da yol açabiliyor.

Mayın ve EYP ile mücadelede kullanılan teknolojik çözümler geliştirip üreten MESAN Elektronik ile insansız kara araçları (İKA) alanında faaliyet gösteren ESETRON, güvenlik güçlerinin sahadaki hayati ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla güçlerini birleştirdi. Ortaya çıkan Mayın ve EYP Tespit Robotu, ilk kez IDEF 2025 Fuarı’nda kamuoyunun karşısına çıkacak.

 

Askeri ve sivil alanlarda mayın, EYP, kablo ve metal tespit sistemleri oluşturmak için 34 yıldır çalışmalar yapan MESAN, geliştirdiği elektromanyetik, manyetik, radar ve jeofizik tabanlı dedektörlerle Türkiye’nin bu alandaki dışa bağımlılığını azaltan öncü firmalardan biri konumunda bulunuyor.

Yüksek hassasiyetli sensör teknolojileriyle tanınan MESAN, güvenlik güçlerine sahada test edilmiş ve operasyonel olarak kullanılan sistemler sunuyor. Sistemleri 11 müttefik ordu tarafından 3 kıtada aktif kullanılıyor.

ESETRON ise özellikle sınıfında öncü mobiliteye, modülerliğe ve yapay zeka sistemlerine sahip insansız kara araçlarıyla tanınıyor.

Arazi koşullarına dayanıklı, farklı görev yükleriyle donatılabilen kompakt insansız kara aracı platformları geliştiren firma, yapay zeka destekli kontrol sistemleri, otonom sürüş altyapısı ve güvenli haberleşme yetenekleriyle dikkati çekiyor.

PATLAYICI DIŞINDA TUZAKLI TEL VE KABLOLARI DA BULUYOR


MESAN’ın gelişmiş sensör teknolojileri ve ESETRON’un kompakt ve dayanıklı robot platformunun birleşmesiyle ortaya çıkan sistem; 30 kilogramın altındaki toplam ağırlığıyla kolay taşınabiliyor ve hızlı konuşlandırılabilir bir yapı sunuyor.

Sistem, antipersonel ve antitank mayınların tespiti, EYP'lerin algılanması, kablo, tuzak teli ve tetikleyici hatların tespiti, hedef işaretleme ve koordinat bildirimi, tarama yapılan alanın haritalanması ve kaydedilmesi, hem otonom hem uzaktan kontrol gibi yeteneklere sahip bulunuyor.

 

Platforma operasyon ihtiyacına göre farklı arama başlıkları takılabiliyor ve yüksek tespit başarısı sağlanıyor. Bu yetenekler, güvenlik güçlerinin riskli bölgelerde personel kaybı olmadan etkili keşif ve tespit yapabilmesini mümkün kılıyor.

Sistem, özellikle sınır ötesi operasyonlar, terörle mücadele, mayın temizleme faaliyetleri ve karakol çevresi güvenliği gibi alanlarda kullanılmak üzere geliştirildi.

Hafifliği ve modülerliği sayesinde tek bir personel tarafından bile kolayca taşınarak göreve hazır hale getirilebilen sistem, farklı görev sahalarına hızla uyum sağlayabiliyor.

Henüz geliştirme sürecindeyken uluslararası alanda ilgi gören sistem, müttefik ülkelerin savunma bakanlıkları ve orduları tarafından yakından takip ediliyor. Özellikle Afrika, Orta Doğu ve Balkan ülkelerinden gelen talepler, bu sistemin ihracat potansiyelinin yüksek olduğunu gösteriyor.

İLK HEDEF BU ÜRÜNÜ TÜRKİYE'DE ENVANTERE SOKMAK


MESAN ve ESETRON’un gerçekleştirdiği iş birliği, Türk savunma sanayiinin kendi içinde entegre, yerli-milli ve çözüme odaklı ekosistem inşa ettiğinin örneklerinden birini sunuyor.

Robota Entegre Mayın ve EYP Tespit Sistemi'nin seri üretime geçiş sürecinin ve güvenlik güçlerinin envanterine kazandırılması çalışmalarının IDEF 2025 sonrası hız kazanması bekleniyor. İlk teslimatların bu yıl içerisinde yurt içindeki güvenlik birimlerine yapılması hedefleniyor.

Sistem, sahada personelin can güvenliğini artıran, harekât kabiliyetini destekleyen, askeri başarıyı sürdürülebilir kılan ve Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığına katkı sağlayan bir savunma çözümü sunuyor.

İLGİLİ HABERLER