Enzo Ferrari'nin unutulmaz tanımıyla "dünyanın en güzel yarışı" olan 1000 Miglia, 43. kez tarih, tutku ve motor sesini bir araya getirmeye hazırlanıyor. 17-21 Haziran 2025 tarihleri arasında düzenlenecek olan etkinlik, bu yıl 400 klasik otomobili İtalya'nın büyüleyici manzaralarında ağırlayacak.
Stellantis Heritage çatısı altındaki İtalyan devleri Alfa Romeo, Fiat ve Maserati ise hem klasik hem de modern yüzleriyle bu prestijli organizasyonun yıldızları arasında yer alacak.
TARİH SAHNEDEKİ YERİNİ ALIYOR
Stellantis Heritage, bu yılki yarışa İtalyan otomotiv tarihinin üç paha biçilmez mücevherini getiriyor.
Her biri kendi döneminin ruhunu yansıtan bu otomobiller, 1900 kilometrelik zorlu parkurda motorlarını yeniden ateşleyecek.
Başlangıç çizgisinde Alfa Romeo'nun 1956 model 1900 Super Sprint'i, Fiat'ın 70. yılını kutlayan 1955 model ikonik 600'ü ve Maserati'nin yarışçı ruhunu taşıyan 1953 model A6 GCS/53'ü göreceğiz.
Bu üçlü, sadece birer otomobil değil, aynı zamanda birer kültür mirası niteliğinde.1000Miglia 2024GEÇMİŞ VE GELECEK EL ELEStellantis, 1000 Miglia'da sadece geçmişi onurlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda geleceğe de göz kırpıyor.
Klasik modellere, markaların en yeni ve en iddialı modelleri "Destek Aracı" olarak eşlik edecek.
Bu modern filo, markaların DNA'sının günümüzdeki yansımalarını sergileyecek.
Alfa Romeo cephesinde, markanın 1000 Miglia'daki ilk zaferine adanmış sınırlı üretim Giulia Quadrifoglio Super Sport, markanın elektrifikasyon dönemini başlatan Tonale ve bir tasarım harikası olan Nuova 33 Stradale yer alacak.
Fiat, ikonik modelinin modern varisi 600 Hybrid ile yarışa renk katarken, Abarth ise bugüne kadarki en güçlü modeli olan 280 beygirlik Abarth 600e ile performans tutkunlarını selamlayacak.
Maserati ise GranCabrio, GranTurismo Trofeo ve Grecale Trofeo modelleriyle İtalyan zarafetini ve gücünü sergileyecek.
KLASİKLERİN DETAYLARI
Alfa Romeo 1900 Super Sprint (1956): 1950'lerin "yarış kazanan aile otomobili" sloganıyla ünlenen bu model, dönemin centilmen sürücülerinin favorisiydi.
Touring karoser firmasının imzasını taşıyan zarif tasarımı ve 115 beygirlik çift eksantrikli motoruyla, 20. yüzyıl "gran turismo" felsefesinin en saf temsilcilerinden biri olarak kabul ediliyor.
Fiat 600 (1955): Bu yıl 70. yaşını kutlayan Fiat 600, savaş sonrası İtalya'nın ekonomik mucizesinin ve kitlesel mobilitenin sembolü.
Dante Giacosa'nın dehasını yansıtan bu küçük dev, arkadan motorlu yapısı ve minimalist tasarımıyla milyonların otomobil sahibi olma hayalini gerçeğe dönüştürdü.
Maserati A6 GCS/53 (1953): Yarışın belki de en tecrübeli katılımcılarından biri. 1953 ile 1957 arasında aralıksız beş kez 1000 Miglia'da start alan bu otomobil, Luigi Musso gibi efsanevi pilotlar tarafından kullanıldı.
Sport 2 litre kategorisinin zirvesine oynayan A6 GCS/53, Maserati'nin yarışçı kimliğinin en somut kanıtlarından biri.
EFSANEVİ ROTA VE YENİLİKLER
Bu yılki 1000 Miglia, ilk yıllardaki orijinal hız yarışlarından ilham alan ve "sekiz" rakamını andıran özel bir rotada koşulacak.
Bu yılki macera, beş heyecan verici etaba ayrılmış durumda. 17 Haziran Salı günü Brescia'dan start alacak olan konvoy, ilk geceyi otomotiv dünyasının kalbi sayılan 'Motor Vadisi'ne yakın bir konumda, San Lazzaro di Savena'da (Bologna) geçirecek.İkinci gün, takımlar Apeninler'in virajlı yollarını aşarak ebedi şehir Roma'ya ulaşacak.
Perşembe günü ise rota kuzeye, Adriyatik kıyısındaki Cervia Milano Marittima'ya dönecek.
Yarışın dördüncü ayağı, gastronomisiyle ünlü Parma'da son bulacak.
Ve son olarak 21 Haziran Cumartesi günü, efsanevi Cisa Geçidi gibi zorlu etapları geride bırakan pilotlar, Desenzano del Garda ve Sirmione'nin büyüleyici manzaralarından geçerek başlangıç noktası olan Brescia'ya dönerek zafere ulaşacak.
Ayrıca Stellantis, bu eşsiz deneyimi kendi çalışanlarıyla da paylaşıyor. Şirket içinde düzenlenen bir yarışmayla seçilen dört şanslı çalışan, Alfa Romeo Junior Hybrid Q4 ve Fiat 600 Hybrid gibi destek araçlarının direksiyonunda tüm yarışı içeriden takip ederek bu macerayı tüm Stellantis topluluğuyla paylaşacak.
Bu, markanın tutkusunu sadece otomobillerle değil, insanlarla da yaşattığının en güzel kanıtı.
