Türkiye’nin “beyaz altını” olarak bilinen pamukta hasat zamanı geldi. Tekstil sektörünün en önemli hammaddesi olan pamuk, sadece bir tarım ürünü değil, aynı zamanda ekonomiye yön veren stratejik bir hazine. Çiftçiler için yüksek kazanç sağlayan pamuk, doğru bakım ve iklim koşullarında üreticisinin yüzünü güldürüyor.
ÇİFTÇİYE YÜKSEK GELİR SAĞLIYOR
Pamuk üretimi, özellikle Güneydoğu Anadolu, Çukurova ve Ege bölgelerinde yoğun şekilde yapılıyor. 1 dekar araziden ortalama 400–500 kilo kütlü pamuk alınırken, sulama ve bakımın iyi olduğu tarlalarda bu rakam 600–700 kiloya kadar çıkabiliyor.
Fiyatlar yıl içinde verime göre değişse de pamuk, çiftçi için gerçekten de 1 senede büyük kazanç kapısı anlamına geliyor.
BAKIMI VE YETİŞTİRME ŞARTLARI
Pamuk, bol güneş ve sıcak iklim seven bir bitki. Don olayına hassas olduğu için daha çok Şanlıurfa, Mardin, Adana, Hatay, Aydın, İzmir ve Manisa gibi bölgelerde yetiştiriliyor. Organik maddece zengin, geçirgen ve tuzsuz topraklarda verim artıyor. Çok su isteyen bir ürün. Düzenli sulama yapılmazsa verim ciddi düşüyor. Gübreleme, yabancı ot temizliği ve zararlılarla mücadele düzenli yapılmalı.
EYLÜLDE HASADI BAŞLIYOR
Pamuk hasadı genellikle Eylül ayında başlıyor ve bölgelere göre Kasım’a kadar devam ediyor. Modern tarımda makine ile hasat yapılırken, bazı bölgelerde hâlâ elle toplanıyor. Hasat sonrası çırçır fabrikalarında işlenen pamuk, hem iplik ve kumaş sanayisine gönderiliyor hem de çekirdeğinden yağ ve hayvan yemi üretiliyor.
STRATEJİK BİR HAZİNE
Pamuk, sadece çiftçinin değil, Türkiye ekonomisinin de can damarı. Tekstil ve hazır giyim ihracatında Türkiye’nin en büyük gelir kalemlerinden birini oluşturuyor. Bu yüzden pamuk, tarım ürünü olmanın ötesinde ülkenin stratejik zenginliği kabul ediliyor.