Açılış konuşmasını yapan DEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Dilşen İnce Erdoğan, konuşmasına Balçova Salih İşgören Polis Merkezi’ne yönelik saldırıyı kınayarak başladı, şehitlere rahmet, yaralılara acil şifa diledi. Erdoğan, 9 Eylül’ün yalnızca askeri bir zafer değil, Türk milletinin yeniden doğuşunun ve özgürlüğüne kavuşmasının simgesi olduğunu belirterek, “Bu tarih, milletimizin geleceğine duyduğu güvenin, özgürlük tutkusunun ve vatan sevgisinin ifadesidir” dedi.
Yunan mezalimi belgelerle ortaya konuldu
Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yüksel Özgen, 1919-1922 yılları arasında Batı Anadolu’da Yunan ordusu ve Rum çeteler tarafından işlenen vahşetin, yalnızca Türk kaynaklarında değil, müttefik devletlerin harp heyetleri raporlarında da yer aldığını vurguladı. Özgen, “Manisa, Salihli, Alaşehir, Afyon, Uşak ve İzmir, bu mezalime tanıklık etmiştir. Amacımız intikam değil, hakikatin tüm açıklığıyla ortaya konulmasıdır” ifadelerini kullandı.
Dostane ilişkiler için mesaj
T.C. Dışişleri Bakanlığı Kuzeydoğu Akdeniz Genel Müdürü Büyükelçi Burak Özügergin ise, tarihi doğru okuyabilen ve gerçekleri kin gütmeden aktarabilen nesiller yetiştirmenin önemine dikkat çekti. Özügergin, “Dostluk elimizi Yunanistan’a uzatırken, samimiyet ve iş birliği temelinde her iki tarafın da kazançlı çıkacağı bir gelecek için çabalamaya devam ediyoruz” dedi.
Akademik sunumlar
Panelin bilimsel oturumunda Prof. Dr. Haluk Selvi (SAÜ) işgalin kamuoyundaki yansımalarını, Prof. Dr. Dilşen İnce Erdoğan (DEÜ) kentin kaderini uluslararası perspektiften, Prof. Dr. Mehmet Emin Elmacı (DEÜ) ise İzmir Yangını’nı tarihsel belgeler ışığında anlattı.

Gelecek nesillere tarih bilinci
Panelin kapanışında DEÜ yönetimi, 9 Eylül ruhunu gelecek kuşaklara aktarma kararlılığını yineleyerek, “Tarih yazmak yalnızca kaydetmek değil; doğruluk ve sorumlulukla geleceğe yön vermektir. Bu bilinçle İzmir’in kurtuluş hafızasını bilimsel çalışmalar ve ortak etkinliklerle yaşatmaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.