Artemisbet JOJOBET
01 Ağustos 2025
İstanbul
Parçalı az bulutlu
25°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
En Son Olay Gündem "NATO Raporu: Türk Savunma Sanayisi, Altyapısıyla Öncü Olmaya Hazır!"

"NATO Raporu: Türk Savunma Sanayisi, Altyapısıyla Öncü Olmaya Hazır!"

NATO'nun gelecek dönem bilim ve teknoloji projeksiyonlarına göre Türkiye, savunma sanayisinde altyapı ve yetkinlikleriyle öncü rol oynayacak. Kuantum sistemleri ve yapay zeka gibi teknolojilerin öne çıkması beklenirken, Türkiye, NATO'da liderlik rolünü üstlenmeye hazır. NATO'nun teknolojik dönüşümünde kritik rol oynaması bekleniyor.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ

NATO'nun bilim ve teknolojide gelecek dönem projeksiyonları, yapay zeka ve kuantum alanlarındaki rekabetin daha da artacağını gösterirken Türk savunma sanayisinin de bu süreçte altyapısı ve yetkinlikleriyle teşkilatta ortak platformların geliştirilmesine öncülük etmesinin beklendiğini ortaya koydu.

NATO Bilim ve Teknoloji Organizasyonu, "Bilim ve Teknoloji Trendleri 2025-2045" raporu hazırladı.

AA muhabirinin rapordan yaptığı derlemeye göre, "yapay zeka, otonom sistemler, kuantum teknolojileri, biyoteknoloji ve insan geliştirme teknolojileri, uzay, hipersonik sistemler, yeni malzemeler ve üretim, enerji ve itici güç, yeni nesil iletişim ağları", bilimde yeni dönemin temel parametrelerini oluşturuyor. Bu alanlardaki hızlı değişim, gelişim ve dönüşüm nedeniyle sivil ve askeri pazarlarda yeni yol haritaları da birer birer devreye alınıyor.

Özellikle kuantum sistemleri ve dijitalleşmenin geleceğin ekonomisini ve demokratikleşme süreçlerini şekillendirecek dinamikler olarak öne çıkması bekleniyor.

Bu alanlardaki gelişmelerin gelecek 20 yılda bilim ve teknoloji süreçlerine yön vermesi bekleniyor.

Söz konusu dönemde "Değişen Rekabet Alanları", "Yapay Zeka Yarışı ve Kuantum Üstünlüğü", "Biyoteknoloji Devrimi", "Kaynak Ayrışması", "Parçalanan Kamusal Güven", "Teknoloji Entegrasyonu ve Bağımlılıklar" başlığında 6 stratejik makro trend süreçlere yön verecek. Bunlar teknoloji uzmanlarının yanı sıra girişimci, akademisyen, öğrenci ve vatandaşlar dahil toplumun her kesimini ilgilendiren hususlar olarak ön plana çıkıyor. Belirtilen eğilimler, özellikle küçük ve orta ölçekli teknoloji firmaları için NATO düzeyinde daha kapsayıcı tedarik zincirleri kurma ihtiyacını da gösteriyor.

- RİSKLERE DİKKAT EDİLMESİ GEREKİYOR

Değişen rekabet alanları fiziksel sınırları olmayan uzay, siber uzay, bilgi ortamı ve bilişsel alanlar olarak belirlendi. Uydu sistemlerinden gelen bir sinyalin, dünyanın diğer ucundaki bir operasyonu yönlendirebilmesi veya siber sistemlere yapılan saldırıların toplumların güvenliğini ilgilendirmesi konuları, dikkat edilmesi gereken unsurlar olarak öne çıkıyor.

Savaşların kodlarının artık laboratuvarlarda yazılması da "yapay zeka ve kuantum teknolojilerini" geleceğin teknolojik hegemonya mücadelesinde öncelikli konuma getiriyor. Sadece savunma değil, ekonomi, eğitim, sağlık ve toplumun tüm katmanları bu teknolojilerle yeniden şekillenirken bu alanda üstünlük sağlayan devletlerin, sadece güvenlikte değil karar alma hızında, kriz yanıtlarında ve küresel etkide de öne çıkması bekleniyor.

"Biyoteknoloji Devrimi" ise sadece sağlıkta değil, güvenlik, etik ve uluslararası ilişkiler alanında da belirleyici rol oynuyor. Ancak biyoteknolojinin, biyosilahlar, etik hedefli genetik ajanlar, bilinç dışı davranış düzenleyiciler gibi kötü niyetli kullanım potansiyeli, NATO'nun özellikle uyardığı başlıklar arasında yer alıyor.

Öte yandan, "sanal gerçeklik" konularındaki teknolojinin ilerlemesiyle insanların üretilen içeriklere inancının sarsıldığı ve bu durumun kolektif karar alma süreçlerini, krizlere verilen toplumsal tepkileri ve savunma stratejilerinin kabul edilebilirliğini etkilemesi dikkati çekiyor.

- TÜRKİYE, SAVUNMA SANAYİSİYLE ÖNCÜ

Diğer yandan, NATO bünyesindeki İnovasyon Fonu ile DIANA Programı'nın, sadece teknoloji geliştirme değil, aynı zamanda teknoloji diplomasisinin yeniden tanımlanmasında öncü roller üstlenmesi öngörülüyor.

Türkiye ise güçlü savunma sanayi altyapısı, yüzde 80'in üzerinde yerlilik, 3 bin 500'den fazla firma, 100 bin kişilik nitelikli iş gücü ve 2024 rakamlarıyla 7,15 milyar doları aşan savunma ihracatı ile NATO'nun teknolojik dönüşümünde kritik rol oynayabilecek önemli müttefikler arasında gösteriliyor. Türk sanayisinin sahip olduğu sistemin entegrasyon yetkinliklerinin, NATO'da ortak platformların geliştirilmesine öncülük etmesi bekleniyor.

"TÜRKİYE BU ALANDA LİDERLİK ROLÜNÜ ÜSTLENMEYE HAZIR"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır da katıldığı bir toplantıda, "Çok güçlü üretim kapasitesiyle ve gittikçe gelişen girişimcilik ruhuyla Türkiye, ittifakın bu her iki programında önemli yer almaktadır. Türkiye olarak DIANA'nın 2023-2024 proje çağrılarına başvurularda 5'inci sıradayız. Türkiye bu alanda liderlik rolünü üstlenmeye hazır. Sanayi gücümüzü, yenilikçi ruhumuzu ve ittifakın içindeki stratejik önemimizi artırmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullanmıştı

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *