Gözler yarın Irak'ın kuzeyinde, PKK'lıların silahlarını teslim edeceği ana çevrildi. Terörsüz Türkiye sürecinde silahlara veda aşamasına artık saatler var. Silah bırakma öncesinde İmralı'dan Kandil'e bir mesaj gitti. Bu mesaj süreçte Öcalan'dan gelen diğer mesajlardan farklı bir formattaydı. Abdullah Öcalan 29 Haziran 1999 yılından bu yana ilk kez sesi ve görüntüsüyle ekranlardaydı.
Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan görüntülü mesajında silah bırakma aşaması için gerekli mekanizmaların kurulması çağrısında bulundu.
Tarihi adım cuma günü, Süleymaniye kırsalında konumu gizli tutulan bir bölgede atılacak. 20-30 kişilik bir grup PKK'lı silahlarıyla geldikleri alandan silahsız olarak ayrılacak. Grupla birlikte PKK/KCK'dan üst düzey bir isim de silah bırakacak.
SİLAH BIRAKTIKTAN SONRA NE OLACAK?
NTV'nin haberine göre; silah bırakanlar Irak içinde kalacak ancak örgütsel faaliyet yürütmeyecek. Örgüt adına açıklama yapmayacak. Türkiye'de suç kaydı olmayan, Irak'ın kuzeyinde terör saldırısına katılmadığı tespit edilen örgüt üyeleri Türkiye'ye dönebilecek.
İsteyen örgüt üyeleri Irak'ta kalabilecek ya da Suriye'ye geçebilecek.
Sayıları 30 ila 40 arasında değişen ve içlerinde Murat Karayılan, Cemil Bayık, Mustafa Karasu gibi isimlerin bulunduğu PKK/KCK üst düzey yöneticilerinin Türkiye'ye dönmesi söz konusu olmayacak.
İKİ KRİTİK UNSUR VAR
MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın önce Erbil ardından Bağdat'ta yürüttüğü temaslarla şekillenen silah bırakma aşaması için iki kritik unsur var.
Bunlardan birincisi sürecin kesintiye uğramadan devam etmesi.
Süreç, Türk istihbarat birimlerinin yanı sıra Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ve Bağdat Merkezi hükümetinden yetkililerin eş güdümüyle yakından takip edilecek.
Belirli bir takvim uyarınca farklı bölgelerde teslim edilecek silahlar yakılarak imha edilecek. Ayrıca eş zamanlı olarak örgütün kırsal alandaki büyük silah ve mühimmat depolarının teslim edilmesi için de süreç işletilecek. Teslim alınan silah ve mühimmatlar yine denetim altında ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın gözetiminde imha edilecek.
SÜRENİN UZAMASINDAKİ RİSKLER
Yaklaşık 2 bin terörist için öngörülen süre 2 ila 5 ay arasında. Sürenin uzamasının barındırdığı risklerin Terörsüz Türkiye sürecini sekteye uğratmasından endişe ediliyor.
O riskler de olası provakasyon ve sabotaj ihtimalleri ile kamuoyunda oluşabilecek önyargılar olarak sıralanıyor.
Terörsüz Türkiye süreci Irak sahasında başarıyla uygulanması ve somut sonuçlar alınmasının ardından Suriye sahasında da bölge dinamikleri gözetilerek uygulanması amaçlanıyor.
MECLİS MESAİ YAPACAK
Silah bırakma sürerken bir sonraki adım için Temmuz'un ikinci yarısı işaret ediliyor. Örgütün kendini feshi ve silah bırakmasının ardından gerekli yasal alt yapının sağlanması için meclis çatısı altında mesai başlayacak.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden oluşturulacak komisyon toplumsal entegrasyon için hukuki çerçeveyi belirleyecek.
Komisyon bu çerçevede doğrultusunda terörle mücadele ve infaz yasalarında bazı değişikliklerin yapılması, kayyum uygulamasının yeni kriterlere bağlanması gibi bir dizi yasal düzenleme için çalışacak.
Komisyonda olgunlaştırılan düzenlemeler ekim ayında meclis açılır açılmaz ihtisas komisyonlarında ele alınıp genel kurula sevk edilecek.
CEZAEVİNDEKİ PKK'LILARA NE OLACAK?
Süreçte hapishanelerde bulunan sayıları 5 bin civarındaki PKK’lıların durumları işledikleri suçlar, kalan cezaları, yaşları ve sağlık durumları göz önüne alınarak yeniden değerlendirilecek.
Cezaevlerinde İnfaz süreleri dolan PKK'lılar infaz komisyonlarındaki incelemelerin ardından iyi hal gözlenmesi halinde denetimli serbestlik uygulamasından faydalanabilecek.
Örgüt tarafından ikna edildiği ya da kaçırıldığı tarihte çocuk yaşta olan çok sayıda genç için ise rehabilitasyon ve entegrasyon programları uygulanacak.
