Bir otomobil düşünün; Almanya’nın mühendislik gururu olarak doğmuş, lüks segmentte konumlanmış, "orta sınıf profesyonellere" hitap etmesi planlanmış. Ancak yıllar sonra bu araç, bambaşka bir kıtada, tozlu yolların, düğün alaylarının, müzik kliplerinin ve hayallerin simgesi haline geliyor. Evet, Mercedes-Benz 190E, Afrika’da yalnızca bir otomobil değil; bir statü, bir stil, bir yaşam biçimi.
"ÖLÜMSÜZ ARABA" OLARAK ADLANDIRDILAR
Mercedes 190E, 1982 yılında piyasaya sürüldü. Kompakt boyutlarına rağmen sağlamlığı, dayanıklılığı ve konforuyla dikkat çekti. Avrupa yollarında adeta bir mühendislik şovuydu. Ancak zamanla ikinci el pazarı büyüdükçe, bu araç Afrika’ya doğru yavaş ama emin adımlarla göç etmeye başladı.
Gana, Nijerya, Senegal ve hatta Sudan… Mercedes 190E kısa sürede Afrika’nın birçok ülkesinde “ölümsüz araba” olarak ün kazandı. Çünkü bu araç, zorlu iklim koşullarına, bozuk yollara, aşırı yüke ve hatta yıllar süren kullanımına rağmen çalışmaya devam ediyordu. Kısacası: araba değil, efsaneydi.
"BAŞARDIM" DEMENİN BİR YOLU OLDU
Afrika'da bir Mercedes 190 sahibi olmak, sadece bir ulaşım aracına sahip olmak anlamına gelmiyor. Bu araba; “başardım” demenin sessiz ama güçlü bir yolu. Yıllarca Almanya, Fransa, Belçika gibi ülkelerde kullanılmış 190’lar, Afrika’ya geldiklerinde adeta ikinci bir hayata kavuşuyor. Çoğu zaman gençlerin ilk büyük yatırımı oluyor, kimi zaman da bir aile yadigârı haline geliyor.
Ayrıca 190E, kültürel alanda da kök saldı. Afrobeat kliplerinde, rap videolarında, düğün kortejlerinde, hatta politikacıların gösteri sürüşlerinde… Her yerde o: mat siyaha boyanmış, jantları parlayan, bazen altın renkli aksesuarlarla süslenmiş bir Mercedes 190.
FESTİVAL ARABASI GİBİ HAZIRLANIYOR
Mercedes 190E, sadece bir ulaşım aracı değil; aynı zamanda kişisel ifade aracı. Araç sahipleri, onu kendine özgü renklerle kaplıyor, etnik desenlerle süslüyor, devasa ses sistemleriyle donatıyor. Arabaya yapılan her dokunuş, sahibinin kimliği, ruhu ve hikâyesiyle ilgili bir şeyler anlatıyor.
Bazı bölgelerde, özellikle Batı Afrika’da bu araçlar festival arabası gibi hazırlanıyor. Krom aksamlar, renkli farlar, neon ışıklar… 190E artık neredeyse bir sanat eseri gibi dolaşıyor sokaklarda.
KÜLTÜR TAŞIYICISI
Bugün Afrika’nın birçok ülkesinde gençler hâlâ 190E hayali kuruyor. Çünkü o araba, kıtanın mücadeleci ruhunu, adaptasyon becerisini ve hayal kurma cesaretini simgeliyor. 190E’nin motor sesi, bir çağrıyı yankılıyor adeta: “Her zorluğa rağmen yol al.”