Omurganızı Genç Yaşta Korumaya Başlayın Çocukluktan itibaren başlayan sağlıklı omurga alışkanlıkları, ileri yaşlarda yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor.
Memorial Antalya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Uzm.
Dr. Ayşe Yener Güçlü, özellikle kadınların genç yaşlardan itibaren omurga sağlıklarını ciddiye almaları gerektiğine dikkat çekerek, “Ağrısız ve sağlıklı bir yaşlılık için omurga sağlığına yatırım erken yaşta başlar” dedi.
Omurga, insan vücudunun temel taşıyıcı sistemi olarak işlev görüyor.
Kemik, kas ve eklemlerden oluşan bu yapı, yalnızca hareketi değil, aynı zamanda hayati sistemlerin dengesini de sağlıyor.
Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve doğru duruş alışkanlıkları ise bu sistemi korumanın temelini oluşturuyor.
Ergenlikte Hızlı Büyüme, Duruş Bozukluklarını Tetikliyor Ergenlik döneminin, özellikle kız çocukları için hızlı fiziksel değişimlerin yaşandığı bir süreç olduğunu belirten Dr.
Güçlü, bu dönemde kas ve kemik gelişiminin hızlandığını, buna bağlı olarak ağrıların da ortaya çıkabileceğini söyledi. “Kız çocuklarında 9-10 yaşlarından itibaren kemik kitlesi artar, kaslar güçlenir.
Bu hızlı büyüme sürecinde sırt ve uzun kemik ağrıları yaşanabilir, hatta bu ağrılar gece artabilir” diyen Dr.
Güçlü, sporun bu dönemde omurga sağlığı üzerinde koruyucu bir etkisi olduğunun altını çizdi.
Göğüs gelişiminin başladığı bu yıllarda, genç kızların özgüven eksikliği yaşayabildiğini ve kambur oturuş pozisyonlarına yönelebildiklerini belirten Güçlü, bu gibi durumlarda psikolojik destek alınmasının da fayda sağlayacağını kaydetti.
Masa Başında Uzun Süre Geçiren Kadınlarda Risk Artıyor Teknolojik ilerlemelerle birlikte masa başı çalışma sürelerinin arttığına dikkat çeken Uzm.
Dr. Ayşe Yener Güçlü, özellikle 20’li yaşlarla birlikte omurga rahatsızlıklarında artış gözlemlendiğini ifade etti. “Kadınlar iş yaşamına başladıklarında günlük ortalama 8 saatlerini oturarak geçiriyor.
Bu da zamanla boyun ve sırt ağrılarına neden olabiliyor” diyen Güçlü, bu sorunların önüne geçmek için masa başı egzersizleri, kısa molalar, düzenli yürüyüş veya yüzme gibi fiziksel aktivitelerin önemini vurguladı.
Gebelikte Artan Yük, Omurgayı Zorluyor Kadınların büyük çoğunluğu ilk gebelik deneyimlerini 20’li yaşlarda yaşıyor.
Bu dönemde vücutta yaşanan hormonal ve fiziksel değişikliklerin omurga sağlığını ciddi şekilde etkileyebileceğini belirten Güçlü, özellikle son trimesterde bel ve sırt ağrılarının yaygınlaştığını ifade etti.
Annelik sürecinde yaşanan yorgunluk, uykusuzluk ve emzirmeye bağlı duruş bozukluklarının da omurga üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğunu belirten Dr.
Güçlü, düzenli egzersizin bu sorunların önüne geçebileceğini dile getirdi. 30’lu Yaşlarda Kilo Artışıyla Gelen Riskler 30 yaş sonrası yaşam tarzındaki değişimlerin, omurga sağlığı üzerinde doğrudan etkili olduğunu kaydeden Güçlü, bu dönemde kilo artışıyla birlikte kas ve eklemlerde zorlanma yaşanabileceğini belirtti. “Aşırı kilo, omurga ve kas sistemini olumsuz etkiler.
Bel ve boyun fıtıkları da bu dönemde ortaya çıkabilir” uyarısında bulunan Güçlü, 6 aydan uzun süren ve kollara ya da bacaklara yayılan ağrıların ciddi bir sağlık probleminin habercisi olabileceğini söyledi. 40’lı Yaşlarla Birlikte Dejeneratif Süreçler Hızlanıyor Hormonal değişimlerin başladığı 40’lı yaşlarla birlikte omurgada dejeneratif hastalıkların görülme sıklığı artıyor.
Kilo, genetik faktörler, geçmiş hastalıklar ve yaşam tarzı, bu süreci doğrudan etkileyen unsurlar arasında yer alıyor.
Dr. Güçlü, “Bu yaşta omurgada daralma, fıtık gibi sorunlar ile dizlerde dejeneratif değişimler görülebilir.
Bu nedenle yıllık kemik yoğunluğu ölçümü önemlidir.
Gerekirse ilaç tedavileriyle destek verilmelidir” ifadelerini kullandı. 50 Yaş ve Üzeri: Geçmişin Yatırımı Geri Dönüyor Uzm.
Dr. Güçlü, kadınların 50 yaş sonrasında omurga sağlığı açısından geçmişteki yaşam alışkanlıklarının sonuçlarını daha net görmeye başladığını belirtti. “Beslenme düzeni, gebelik sayısı, fiziksel aktivite düzeyi ve sigara kullanımı gibi faktörler, bu yaşlarda kemik erimesi ve dejeneratif hastalıkların seyrini belirler” diyen Güçlü, bedensel ve zihinsel sağlığa özen gösteren bireylerin daha sağlıklı yaş aldığını ifade etti.
Sağlıklı Bir Omurga İçin 6 Altın Kural Kalsiyum ve D vitamini alımını ihmal etmeyin.
Ergenlik döneminde duruşa dikkat edin, sporu ihmal etmeyin.
Masa başı çalışanlar için egzersiz şart.
Gebelik sürecinde düzenli yürüyüş yapın.
Kilo kontrolüne özen gösterin.
Yıllık kemik yoğunluğu ölçümünü yaptırın.
SONUÇ: Omurga Sağlığı Bir Ömür Boyu Sürer Uzm. Dr. Ayşe Yener Güçlü’nün verdiği bilgiler, kadınların her yaşta omurga sağlığına dikkat etmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Sağlıklı bir yaşam için erken yaşta alınan önlemler, ileriki yıllarda yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor.