Kovid'in kökeni uzun süreli bir araştırma sonucunda belirlendi: Anormal kan pıhtıları ortaya çıktı

Fransa'daki Montpellier Kanser Araştırma Enstitüsü'nden bilim insanları, uzun kovid semptomlarının ardındaki nedeni bulduklarını iddia ediyor. Yapılan araştırmaya göre, kovid-19 virüsü bağışıklık hücrelerini lifsi yapıya dönüştürerek vücutta anormal kan pıhtıları oluşmasına neden oluyor. Bu pıhtılar, kan dolaşımındaki mikro pıhtılarla birleşerek vücudun doğal parçalama sürecine direnç gösteriyor. Araştırma sonuçları, "Tıbbi Viroloji" dergisinde yayımlandı.

Fransa'daki Araştırma, Uzun Covid ve Kan Pıhtıları Arasındaki İlişkiyi Ortaya Koydu

Fransa'da yapılan yeni bir bilimsel araştırma, Uzun Covid semptomlarının temelinde anormal kan pıhtılarının olabileceği hipotezini güçlendirdi. Montpellier Kanser Araştırma Enstitüsü bilim insanları tarafından yürütülen çalışma, Uzun Covid hastalarının kan dolaşımındaki fizyolojik bozuklukları inceledi.

Virüsün Bağışıklık Hücrelerine Etkisi

Fransa'daki Montpellier Kanser Araştırma Enstitüsü'nden bilim insanları, Uzun Covid hastalarının kan örnekleri üzerinde detaylı incelemeler yaptı. Araştırmada, kovid-19 virüsünün vücuttaki bağışıklık hücrelerini etkileyerek lifsi yapılar oluşturduğu ortaya çıktı.

Kan Pıhtılarının Büyümesi ve Direnci

Çalışmanın ilerleyen aşamalarında, virüsün neden olduğu bu lifsi yapıların, kan dolaşımındaki mikro pıhtılarla birleşerek büyüdüğü belirlendi. Oluşan büyük pıhtıların, vücudun pıhtıları parçalama sürecine karşı dirençli hale geldiği tespit edildi.

Uzmanlar Buluşlarını Açıklıyor

Araştırmaya katılan uzmanlar, elde ettikleri bulguların uzun süreli kovid semptomlarının kaynağını açıklığa kavuşturduğunu iddia ediyor. Uzun kovid, bazı hastalarda yorgunluk, beyin sisleri ve vücut ağrıları gibi semptomlarla kendini gösteriyor.

Uzun Covid'e Yönelik Tedavi Yöntemleri

Yeni bulgular ışığında bilim insanları, uzun kovid'in tedavisine yönelik etkili yöntemler geliştirme hedefiyle hareket ediyor. Bu araştırma, uzun kovid hastalarının yaşadığı semptomların ardındaki fizyolojik nedenleri anlamak adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

İLGİLİ HABERLER