Ancak bu özgürlüğün bir de arka planında ciddi bir finansal planlama ihtiyacı var. Özellikle yurtdışı müşterilerle çalışıyorsan, gelirlerinin önemli bir kısmı Euro veya dolar üzerinden geliyor. Bu durumda, “Ben TL olarak ne kazanıyorum?” sorusunun cevabı tamamen Euro/TL kuruna bağlı hale geliyor.
Tasarım, yazılım, çeviri, içerik üretimi, danışmanlık gibi alanlarda çalışan freelancer’ların büyük çoğunluğu, yurt dışı platformlar veya doğrudan müşteriler üzerinden iş alıyor. Fiyatlandırmayı doğru yapmak, sadece bugün için değil, gelecekte sürdürülebilir bir kariyer inşa etmek için de hayati önemde. Kur dalgalanmalarını doğru yönetemeyen freelancer’lar, ya emeklerinin karşılığını alamıyor ya da müşterilerine sık sık zam yapmak zorunda kalıp ilişkiyi zedeliyor.
Fiyatlar Neden Euro Üzerinden Tanımlanmalı?
Türkiye’de yaşayıp TL ile harcama yapıyor olsan bile, yurtdışı müşterilerle çalışırken fiyatlarını Euro üzerinden tanımlamak genellikle daha mantıklıdır. Çünkü:
Müşterilerin çoğu zaten kendi para birimiyle (Euro) düşünür,
Fiyat pazarlığında “global seviye”yi görmek daha kolay olur,
TL’de yaşanan sert dalgalanmaları müşteriye sürekli açıklamak zorunda kalmazsın.
Örneğin bir blog yazısı için 80 € ya da bir saatlik danışmanlık için 50 € gibi sabit bir ücret belirlediğinde, asıl sorunun TL karşılığını her ay yeniden hesaplamak olur. Bu noktada, “Bugün Euro kaç TL sorusunun cevabını bilmek, gelirini gerçek anlamda değerlendirmeni sağlar.
Kur Değiştikçe Fiyatı Değiştirmek Gerekir mi?
Burada iki yaklaşım var:
Kısa Vadede Sabit Fiyat, Uzun Vadede Revizyon 3–6 ay arası dönemlerde müşterilere aynı Euro fiyatını uygulayıp, belirli aralıklarla güncellemek.
Kur Bandına Göre Dinamik TL Hesabı Kendi iç hesabında “Euro şu bandı aşarsa yeni tekliflerde fiyat artırırım” gibi bir kural koymak.
Müşteriye her kur değişiminde “zam yapıyorum” demek ilişkiyi zedeleyebilir, bu yüzden kısa vadede sabit Euro fiyatları korumak daha profesyonel durur.
Fatura Kesme ve Ödeme Alma Sürecinde Kur Takibi
Freelancer olarak çalışırken, özellikle şirket müşterilere iş yaptığında fatura kesmen gerekecektir. Faturayı TL üzerinden kesiyorsan, Euro tutarını TL’ye çevirmek için hangi kuru baz aldığın çok önemli hale gelir. Genellikle:
Fatura tarihinde geçerli olan kur,
Merkez Bankası gösterge kuru veya
Bankanın uyguladığı satış kuru
referans alınır. Bu noktada, “fatura kesmeden önce” güncel kur seviyesini kontrol etmek, yanlış fiyatlama riskini azaltır. Çünkü kurun gün içinde bile ciddi değişebildiği dönemlerde, birkaç saatlik gecikme bile TL karşılıkta anlamlı fark yaratabilir.
Freelancer’lar İçin Basit Euro Stratejileri
1) Gelirinin Bir Kısmını Euro’da Tutmak
Türkiye’de yaşasan da, tüm gelirini anında TL’ye çevirmek yerine, bir kısmını Euro olarak bırakmak kur riskini azaltabilir. Özellikle yurt dışı hedeflerin varsa, bu fon ileride çok işe yarar.
2) Sabit Giderlerini Euro’ya Göre Düşünmek
Her ay ödediğin yazılım lisansları, abonelikler, domain ve hosting masrafları genellikle döviz bazlıdır. Bu kalemlerin toplamını Euro olarak hesaplayıp, aylık gelirinin ne kadarını bunlara ayırdığını görmek önemli bir finansal farkındalık sağlar.
3) Acil Durum Fonu Oluşturmak
Bazı aylar iş yoğunluğun azalabilir ya da ödemeler gecikebilir. En az 3–6 aylık giderini karşılayacak bir Euro bazlı acil durum fonu, hem psikolojik hem finansal anlamda büyük bir özgürlük sunar.
Sonuç: Freelancer Olarak Kur Bilinciyle Hareket Etmek
Freelancer’lık; özgürlük, esneklik ve yaratıcılık kadar, disiplin ve planlama da gerektiriyor. Ücretlerini Euro üzerinden tanımlayıp TL karşılığını düzenli kontrol etmek, fatura keserken güncel kuru dikkate almak ve birikimlerini hem TL hem Euro bazında çeşitlendirmek; uzun vadeli bir kariyer için sağlam temel atmanı sağlar. Kısacası, “Ben sadece işimi yapıyorum” demek yetmiyor; finansal tarafta da profesyonelce düşünmek gerekiyor.